1. Anlamca Çelişen Kelimelerin Kullanılması
Anlam yönünden birbiriyle çelişen kelimelerin kullanılması, anlamın bulanık ve ifadenin çelişkili olmasına sebep olur.
Bu istek, hiç şüphesiz onun kulağına gitmiş olabilir, (“koyu renkli” kelimelerin ifade ettiği anlam birbiriyle uyumsuz)
Bundan aşağı yukarı tam iki yıl önceydi. (“aşağı yukarı” ve “tam”kelimelerinin ifade ettiği anlam birbiriyle uyumsuz.)
2. Aynı Anlama Gelen Kelimelerin Kullanılması
Söyleyeceklerimizi en az kelimeyle anlatmalıyız. Buna duruluk denir. Cümlede gereksiz kelimelerin kullanılmasından ve duruluğun bozulmasından doğan anlatım bozukluğudur.
Öğretmeniyle bütün ders boyunca tartıştı. (“bütün” kelimesi gereksiz)
Sanırım o da sizi bekliyor olmalı, (“koyu renkli” kelimelerden biri çıkarılmalı)
Bu iş yerinde aşağı yukarı üç-dört yıldan beri çalışıyorum, (“aşağı yukarı” kelime grubu gereksiz)
3. Kelimelerin Yanlış Anlamda Kullanılması
Sözü söyleyenin, kullandığı kelimenin anlamını tam olarak bilmemesinden kaynaklanan bir anlatım bozukluğudur.
Sokakları kapsayan çöpleri, belediye bir türlü kaldırmıyor. kapsayan: dolduran
Davranışlarıyla arkadaşlarının üzülmesini sağladı. üzülmesini sağladı: üzülmesine neden oldu
4. Söz Dizimi Yanlışları (Kelimelerin Yanlış Yerde Kullanılması)
Özellikle sıfat ve zarfların uygun yerlerde kullanılmamasından doğan anlatım bozukluklarıdır.
Haber programları tekrar tekrar vurulan sivilleri gösteriyordu. Doğru dizim: (Haber programları vurulan sivilleri tekrar tekrar gösteriyordu.)
Cumhurbaşkanı birkaç gün içinde yapımı tamamlanan fabrikayı hizmete açacak. Doğru dizim: (Cumhurbaşkanı yapımı tamamlanan fabrikayı birkaç gün içinde hizmete açacak.)
5. Özne Eksikliği
Bu tür anlatım bozuklukları genellikle birleşik cümlelerde yapılır. Birleşik cümledeki yargılar tek özneye bağlanmak istenir. Eğer cümlelerin özneleri farklıysa anlatım bozukluğu ortaya çıkar.
Katilin tabancası alındı, karakola götürülerek sorgusuna başlandı.
(bu cümlenin ikinci bölümünün öznesi “katil”dir.Söylenmediği için karakola götürülüp sorgusuna başlananın, birinci cümlenin öznesi olan “katilin tabancası” olarak algılanmaktadır.)
6. Yüklem Eksikliği
Farklı yüklem isteyen birleşik cümlelerde yüklemlerden birinin kullanılmaması ndan doğan hatadır.
Sabaha kadar dans ve müzik dinlediler. Sabaha kadar dans ettiler ve müzik dinlediler.
7. Nesne Eksikliği
Birleşik cümlelerde iki farklı yüklem vardır. Fiil kökenli yüklemlerin bazıları nesne ister, bazıları istemez. Nesne isteyen fiil cümlelerinde nesneyi kullanmamak hataya sebep olur.
Her gün ona telefon açıyor ve çok sevdiğini söylüyordu. Her gün ona telefon açıyor ve onu çok sevdiğini söylüyordu.
Doktor, çocuğun dişini çekip eve gönderdi. Doktor, çocuğun dişini çekip onu (çocuğu) eve gönderdi.
8. Dolaylı Tümleç Eksikliği
Birleşik cümlelerde dolaylı tümleç isteyen fiileri dolaylı tümleçsiz kullanmak hataya sebep olur.
Onu gördü ve her şeyi anlattı. Onu gördü ve ona her şeyi anlattı.
Hasan, benden nefret ediyor, düşmanca davranıyordu. Hasan, benden nefret ediyor, bana düşmanca davranıyordu.
9. Yüklemin Yanlış Kullanılması
Birleşik cümlelerde fiillerin çatı, olumluluk – olumsuzluk bakımlarından uyuşmamasından doğan hatadır.
Bir şişe kolonya alınarak hastayı ziyaret etti. edilgen etken
Bir şişe kolonya alınarak hasta ziyaret edildi. edilgen etken
Bir şişe kolonya alarak hastayı ziyaret etti. edilgen etken
Leyla Hanım oldukça titiz fakat kibirli değildi. Leyla Hanım oldukça titizdi fakat kibirli değildi.
10. Özne – Yüklem Uyuşmazlığı
Bir cümlede özne ile yüklem; kişi, teklik – çokluk, olumluluk – olumsuzluk bakımlarından uygun olmalıdır.
Otobüste bir ben bir de o yaşlı adam kalmıştı, (kalmıştık)
Yürümekten ayaklarım ağrıyorlar, (ağrıyor) Hiçbirimiz onu yeteri kadar tanıyorduk, (tanımıyorduk)
Eve geç döneceğimi sen de o da biliyordu. (biliyordunuz)
11. Eklerin Yanlış Kullanılması
Durum ekleri, kip ekleri ve yapım ekleri yanlı: kullanılarak anlatım bozukluğu yapılabilir.
“Bahçede kiraz toplayan işçiler oradan döndü, cümlesinde “oradan” yerine “oraya” olmalıdır.
“Tek hedefimiz ÖSS sınavını kazanıp iyi bir fa külteye girmemizdir.” cümlesinde “girmemiz” yer ne “girmek” almalıdır.
“Akşamları bir araya gelirdik, sabaha kadar eç lenirdik.” cümlesinde “gelirdik” sözcüğü “gelir” o malıdır. “Bu günlerde her şey pahalılandı.” cümk sinde “pahalılandı” sözcüğü “pahalandı” olmalıdır
“Eşyalarını yukarı kata çıkarttı.” cümlesind “çık-” kökü geçişsizdir, -er, -ar eki oldurgan yapa -t eki ise oldurganlığı burada yine oldurgan olmuı tur. “çıkarttı” sözcüğü “çıkardı” şeklinde olmalıdır
12. Noktalama Eksikliği
Adlaşmış sıfatlardan, sıfat-fiillerden sonra ya da özneyi belirlemek
için özneden sonra virgül kullanmak gerekir. Kullanılmazsa cümlede anlam ikiliği oluşur.
Kapıcı kadın yazarımızla görüştü. Kapıcı, kadın yazarımızla görüştü.
Genç kızın elindeki çantayı almaya çalıştı. Genç, kızın elindeki çantayı almaya çalıştı.
İhtiyar polis müdürüne her şeyi anlattı. İhtiyar, polis müdürüne her şeyi anlattı. İhtiyar polis, müdürüne her şeyi anlattı.
13- Yardımcı Fiilin Eksikliği
Cümlede yardımcı fiilin gerektiği hâlde bulunmaması anlatım bozukluğuna neden olur.
Öğretmen, öğrencilerin sorular karşısında sabırlı olmalı ve yılgınlığa düşmemelidir.
14- Gereksiz Yardımcı Fiillerin Kullanılması
Yardımcı fiilin, gerekmediği yerde kullanılması cümlede sadeliği bozar.
“Öğrenciler, tarih öğretmeninden konunun tek rarı isteğinde bulundular.” cümlesinde “tekrarı iste ğinde bulundular” yerine “tekrarını istediler” deme! yeterlidir.
“Bu akşam en çok istek alan parça sanatkarlarca okundu.” cümlesinde “istek alan” yerine “isteni len” denmelidir.
15.Tamlama Yanlışlıkları
Tamlayanın belirsizliği, cümlede anlam kopukluğuna sebep olur.
Geldiğini görmedim, (senin geldiğini mi onun geldiğini mi?)
Çocuk ilgi ister çünkü ilgisizliğe tahammülü yoktur. Çocuk ilgi ister çünkü çocuğun ilgisizliğe tahammülü yoktur.
Doğa ve toplumsal olayları inceledik. Doğa olaylarını ve toplumsal olayları inceledik.
Vali her konuda tüm ölemleri alması gerekirdi. Valinin her konuda tüm önlemleri alması gerekirdi.